Teknoloji

The Pirate Queen: A Forgotten Legend İncelemesi

Gösterişli korsan dünyasında erkeklerin egemenliği varmış gibi görünse de, aslında pek çok kadın korsan da var. Anne Bonney ve Mary Read Karayipler’de boy gösterirken, İrlandalı korsan Grace O’Malley İngiliz filosunu canından bezdirmiş ve Cheng Shih Çin’de neredeyse efsanevi bir karakter haline gelmişti. Özellikle Cheng Shih’in hikayesinin dünyanın bu taraflarında pek bilindiğini sanmıyoruz. Yeni bir VR oyunu olan, The Pirate Queen: A Forgotten Legend olmasaydı belki biz de bu hikâyeden haberdar olmayacaktık. En azından oyunun bu konuda amacına ulaştığını söyleyebiliriz.

Oyun, 19. yüzyılda tarihin en güçlü korsanlarından biri haline gelen Çinli bir kadın korsan olan Cheng Shih’in hikayesini anlatıyor. Cheng Shih başlangıçta ticaret için evlenmiş, kocasının ölümünden sonra onun filolarını devralmış ve birkaç yıl boyunca onları yönetmiş. 1800’lerin başında böyle bir operasyonu yöneten bir kadın büyüleyici bir hikâye demek ve bu hikâyeye odaklanıldığını görmek gerçekten güzel. Ancak The Pirate Queen: A Forgotten Legend, Cheng Shih’in hikâyesinin sadece kısa bir bölümünü anlatıyor. Tamamen tek bir geceye odaklanan deneyim, kocasının ölümünün ardından filolarının kontrolünü nasıl ele geçirdiğine odaklanıyor.

VR’da da bir hikaye beklentim var
Bu ilgi çekmeyen bir konu değil, ancak bu filonun başındaki gerçek kariyerini daha fazla görmek isterdik. Assassin’s Creed ve Asgard’s Wrath 2 gibi büyük bütçeli VR oyunları sayesinde, VR maceralarımızın bir hikâyeye sahip olmasına alışmıştık. Elbette birebir karşılaştırma yapmayacağım ama yine de The Pirate Queen, sanki VR’ın ilk zamanlarında bilinen demo oyunlara bir geri dönüş gibi hissettiriyor. Oyun en fazla birkaç saat sürüyor. Biz Steam VR üzerinde oldukça yüksek kaliteye sahip bir VR başlığı olan HP Reverb G2 ile denedik ve kesinlikle kalitesi konusunda kötü bir şey söyleyemeyiz ancak oynanış ve içerik açısından oldukça zayıf kalıyor.

Oyun sizi Cheng Shih’in rolüne yerleştiriyor Lucy Liu’nun yetenekli ses performansı sayesinde, kocasının ölümünün ardından korsan filosunun kontrolünü ele geçirmeye çalışan Cheng Shih’in azmi ve hırsı ortaya çıkıyor. Ancak Cheng Shih’in iktidara yükselişini uzun yıllara yaymak yerine, anlatı sadece bu tek geceye sığdırıldığı için önemli olaylar, sadece keşfedeceğiniz gemilerde bulacağınız farklı parşömenlerdeki bazı güzel ve stilize animasyonlarla geçiştirilmiş. Oyun, Cheng Shih’in hikayesini kısa bir deneyime sığdırmaya çalışırken ilgi çekmekte veya heyecanlandırmakta zorlanıyor.

Belki de VR oyununun kısası makbuldür
The Pirate Queen: A Forgotten Legend tamamen çizgisel bir oyun. Öyle ki bir gemiden diğerine kürek çekmeniz gereken bir bölümde bile kayığa yön vermeniz mümkün değil. Daha çok raylar üzerinde ilerliyor gibisiniz. Önemli olan tek şey, bazı muhafızlardan kaçınmak için kürek çekme hızınız ancak bu gizlilik girişimleri de zor değil. Gemilerde de serbest keşif yok. Ya belirli bir hedefe ulaşmak için tırmanıyorsunuz ya da anlatıda ilerlemek için bulmacalarını çözüyorsunuz.

Daha çok gizlilik odaklı olduğu için savaş ise hiç yok. Savaştığınız tek nokta güverte altı toplarını ateşlemek ve çıkan yangınlara müdahale etmek arasında koşuşturduğunuz bölümden ibaret. Sanırız bu aynı zamanda oyunun en hareketli ve heyecanlı bölümünü oluşturuyor.

Oyun, çeşitli gemilerin etrafında koşmak ve çeşitli bulmacaları çözmek ile ilgili. Bunlar çoğunlukla bir odadaki bir işareti veya bir tür sembolü fark etmenizi ve bunları basit bir cihaza uygulamanızı gerektiren çevresel bulmacalar. Başlangıçta sadece kilitleri açıyorsunuz. Ancak oyun boyunca, diğer bulmacaların yanı sıra balık tutuyor, zehirler oluşturuyor, kitapları düzenliyor ve terazileri dengelemeniz gerekiyor. Bulmacaların çoğu oldukça kolay. Sadece bir iki kez takıldığımızı söyleyebiliriz. Hatta labirenti andıran kayıktan kayığa geçtiğimiz bir bölümde bile hiç kaybolmadım desem yalan olmaz. Olumlu düşünmek isterseniz; VR’da çok uzun zaman geçirmek pek kolay değil ve bir deneyimi nispeten uygun sayılabilecek bir zaman aralığında nihayete ulaştırabilmek ayrı bir tatmin duygusu yaratabilir. Yani dememiz o ki en azından bir VR oyununun sonunu görebileceksiniz 🙂

Işınlanmalı hareket modunu tavsiye ederim
Ayakta ya da oturarak ve tam hareket ya da ışınlanma ile oynamayı seçebilirsiniz. Ayakta ve oturarak her ikisi de iyi çalışıyor, ancak odanın ölçeğinin biraz yanlış hissettirdiği birkaç nokta vardı ve ayakta oynarken bulmacanın gerekli kısımlarına ulaşmak oldukça zor oldu. Hareketiniz için ışınlanmaya bağlı kalmanızı şiddetle tavsiye ederiz. Yeterince iyi çalışıyor ve gerektiği gibi ilerlemenizi sağlıyor. Gerçek hareketi açmayı denediğimizde kendimizi sık sık çevreye takılırken bulduk. Bir kez de topları ateşlediğimiz bölümde heyecanın etkisi ile kumandayı odadaki kitaplığa sert bir şekilde vurduğumuzu da belirtelim. Yani etrafta biraz boş alan bıraksanız pek fena olmaz 🙂 Ya da ışınlanma tarzı hareket en azından bunun bir sorun olmasını engelliyor.

Lucy Lui etkisi
The Pirate Queen’in en büyük sorunu, hikâye dışında ilginizi çekecek çok az şey olması. Evet, Cheng Shih’in hikayesini dinlemek, olabileceği kadar keyifli ve Lucy Liu başrolde harika, olaylar etrafında dönerken bile her zaman kontrolün kendisinde olduğunu hissettiriyor. Ancak keşke yapacak daha fazla şey olsaydı. Oyun, halatlara tırmanmanız veya daha büyük gemiler arasında daha küçük kürekli bir tekne ile dolaşmanız gereken bazı bölümlerde olduğu gibi işleri karıştırmaya çalışması bile yeterli olmuyor.

Gerçekten oradaymış gibi hissettiriyor
Dış mekanlar, açık hava ortamları ve yakın çekim dokular, düşük bütçeli VR oyunları için oldukça tipiktir. Ancak The Pirate Queen’in Çin ikonografisini ve otantik gemi tasarımını kullanması fark yaratıyor. Kamaraların içindeki sanat yönetimi detaylara mükemmel bir dikkat gösteriyor. Oyunun ışıklandırması etkileyici bir atmosfer sağlıyor. Görsel olarak etkileyici olduğunu söyleyebiliriz.

Sonuç
Unutulmuş bir efsane’nin, kültürel tarihin belirli bir dilimine harika bir dokunuş olarak değerini görmemek mümkün değil. Sonuçta kim korsanları sevmez ki? Cheng Shih’in hikayesi daha yaygın olarak bilinmeyi hak ediyor. Her çağda büyüleyici olurdu, ancak gerçekleştiği zaman nedeniyle daha da ilgi çekici. The Pirate Queen: A Forgotten Legend, bu hikâyenin sadece küçük bir kısmını anlatıyor olsa da yeterince sağlam bir iş çıkarıyor, ancak yavan oynanışı muhtemelen yalnızca bir kez deneyimlemek isteyeceğiniz bir oyun ortaya koyuyor. Bana soracak olursanız hikayesi olan VR oyunlar zaten çok fazla değil ve olanları denemek gerek diye düşünüyoruz.

65

Yayıncı: Singer Studios
Geliştirici: Singer Studios
Platform: Steam VR, Meta Quest
Tür: VR, macera
Web: www.thepiratequeengame.com

haber-mamak.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu